Hekimler Spiridon Mavrogenis ve Aleksandros Şinas da katıksız Fenerlidirler ve Pera ruhani çevresi içindeki önemli şahsiyetler arasında yer alırlar.
Mavrogenis (1816-1902) ataları arasında bir Bab-ı Ali çevirmeninin (Fenerli Stefan Mavrogenis) ve hatta bir Eflak prensinin (Nikolaos Mavrogenis) bulunduğunu söylemiştir.
Heybeliada Ticaret Okulunu bitirdikten sonra Babıali diplomatlarından amcası Ioannis Mavrogenis'in yaşadığı Viyana'da tıp okumuştur. Avusturya başkentinde on yıl yaşadıktan sonra 1845'te, 29 yaşında İstanbul'a dönmüştür. XIX. yüzyıl ortalarına doğru İstanbul'da sağlık hizmetleri yeniden yapılanmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu ülkede Batı tıbbını yaygınlaştırmak istemektedir ve bu nedenle eğitim ve hastanelerin yeniden örgütlenmesi işini Avrupa üniversitelerinde öğrenim görenlere verir. Mavrogenis ülkeye döndükten kısa süre sonra Tıp okuluna hijyen ve patoloji hocası olarak atanır. (1848) Yaklaşık 40 yıl boyunca (1858-1902) arka arkaya üç sultanın özel hekimliğini yapar. Rum Edebiyat Derneği'nin kurucularından, Konstantinopolis İmparatorluk Tıp Derneği aktif üyelerindendir. Mavrogenis ardında birçok eser bırakmıştır. Çoğu da Fransızcadır bunların. Devletin en yüksek makamlarıyla ayrıcalıklı ilişkileri, Fenerli kökenleri,, entelektüel etkinlikleri, Pera Rum cemaatinin en gözde kişiliklerinden biri yapmıştır onu. Ayrıca müstesna bir figürdür: Varlıklı ve eğitimli pek çok dindaşı gözlerini Yunanistan'a çevirmişken Mavrogenis imparatorluk modeline sadık olduğunu ve Rum unsurun büyük Osmanlı ulusuna entegrasyonu fikrini desteklediğini söyleyen ender kişilerden biri olmuştur.
(Meropi Anastassiadou-XIX.Yüzyıl İstanbul'unda Rumlar s.181-182)
Rum pratisyenler şöhretlerini, formasyonlarını Avrupa'da yapmış olmalarına borçludurlar. 19.yüzyılın ikinci yarısında kamu otoriteleri ve uzmanlar Batılı tedavi yöntemlerinin üstünlüğünden şüphe duymaz. Salgın hastalıklarla mücadelenin çok yoğun olduğu 1830'lardan başlayarak devlet Avrupa sağlık normlarına göz diker. Paris, Viyana, Pisa, Padova ya da Hippokrates'in sanatının başka önemli merkezlerinden birinden diploma alanlar güven ve saygı uyandırır.
Stefanos Karatheodoris eğitim için dışarı giden ilk isimlerden biridir. 1850'lerde Pera'da çalışan pratisyenlerin en yaşlısıdır. 1789'da Edirne'de doğmuş 20 yaşında İtalya'ya gitmiş ve 10 yıl orada yaşamıştır. Livorno ve Pisa'da 10 yıl okuduktan sonra 1819'da 30 yaşında Pisa Üniversitesi'nden hekimlik diplomasını alır. 10 yıl o dönemde Avrupa'da tıp öğrenimini için gerekli ortalama süredir. Spiridon Mavrogenis 1835-1843 arasında Viyana kültürünün keyfini çıkarmıştır. Aleksandros Schinas 1831-1841 arasında Montpeiller ve Lyon'da yaşamış ve jinekoloji uzmanı olmuştur. Osmanlı tıbbının bir başka önemli figürü Serantis Arkigenis de (1809-1873) yaklaşık 10 yıl Avrupa'da kalmıştır. O da Karatheodoris gibi Trakyalıdır, maddi olanakları sınırlı yetim bir çocuk olduğundan 1838-1848 arasında Paris'te Bab-ı ali konsolosu Reşit Paşa'dan yardım görmüştür. Reşit Paşa mesleğini Osmanlı Devleti sınırları içinde icra etmesi koşuluyla ona burs vermiştir. Arkigenis temel eğitimini Paris'te almıştır. Ayrıca dönemin diğer Osmanlı öğrencileri gibi birçok Avrupa ülkesinden geçmiştir: Belçika, Almanya, Avusturya, İtalya.
(Meropi Anastassiadou-XIX.Yüzyıl İstanbul'unda Rumlar s.208-209)

Yorumlar
Yorum Gönder