Harem
Harem, "korunan, mukaddes şey ve yer" manasına gelir. Evlerde kadınların erkeklerle karşılaşmadan günlük hayatlarını sürdüreceği bölüme Harem denir. İslâmiyet'ten önceki dönemlerde Ortadoğu'da kurulmuş devletlerde ve İran'da Harem kurumuna rastlanır. Harem, Müslüman toplumlara mahsus bir kurum değildir, dünyanın her tarafında değişik din ve medeniyetlerde Harem'e rastlanılır.
İslâmiyet'ten sonra devlet başkanlarının saraylarında Harem, Emeviler zamanında ortaya çıktı. Abbasiler döneminde saray teşkilatının gelişmesine paralel olarak Harem de kurumlaştı. Harem teşkilatı daha sonra Selçuklular, Harzemmşahlar ve Memlükler gibi İslâm devletlerinde de aynı yapı üzerinde devam ederek Osmanlı İmparatorluğu'na intikal etti. Harem teşkilatının ilk yılları hakkında fazla bir bilgimiz bulunmuyor. Orhan Gazi devrinde devletin teşkilatlanmasına paralel olarak Harem teşkilatının ilk çekirdeği atılmış olmalıdır. Çelebi Sultan Mehmed devrinden (1413-1421) itibaren Osmanlı sarayında Harem ağalarının görülmeye başlanması Harem'in gelişiminde önemli bir noktadır. Fatih Sultan Mehmed zamanında devlet ve saray teşkilatının oluşmasına paralel olarak Harem-i Hümâyûn da teşkilatlandırıldı. III. Murad'la birlikte Harem halkının sayısı arttı ve büyüdü. Valide sultan, yani padişah anneleri Harem'in yöneticisiydi.
Yorumlar
Yorum Gönder